Çeviri: Doğan Tarkan
İnsan ırkı daha önce hiç yaşamadığımız bir çevre kriziyle karşı karşıya bulunuyor. Bu krizin merkezindeyse iklim değişimi yer alıyor. Dünyanın atmosferindeki karbondioksit gibi gazların ısıyı hapsetmesi "sera etkisi" olarak biliniyor ve bu etki olmadan dünyada yaşam imkânsız olurdu. Ancak kömür, petrol ve doğalgaz gibi fosil yakıtları yakmanın sonucu olarak atmosfere giderek daha fazla sera gazı salıyoruz. Atmosferin yapısı değiştikçe, çok daha fazla miktarda ısı atmosferde hapsoluyor ve gezegen ısınıyor. Bu süreç dünyamızı şimdiden önemli ölçüde değiştirdi. İklim gazetecisi Fred Pearce "Eğer iklim değişiminin ilk aşamasının nasıl geliştiğini bilmek istiyorsanız, 1998 yılına bakmak yeterli olacaktır." diye yazmıştı. 1998 20. yüzyılın en sıcak yılıydı. Bunun sonucunda da "olağanüstü sert hava koşullarının" yılıydı. Tüm yeryüzünde milyonlarca insan zarar gördü.