Bundan 109. yıl önce, 24 Nisan 1915 tarihinde İstanbul’da bulunan Ermeni aydınlarının ve ileri gelenlerinin tutuklanarak sürgüne gönderilmesi, bir halkın yok edilmesinin başlangıcı oldu. Sonuçlarını ve etkisini bugün bile en ağır şekilde yaşadığımız soykırımın anılması bu sene de yasaklandı.

İki futbol takımının Süper Kupa finalini Suudi Arabistan’da oynaması kararının ardından yaşananlar ve bu yaşananlara kendisine muhalif diyenlerin gösterdiği tepki tek kelimeyle utanç verici. Bu tepkinin bir adı var. Arap düşmanlığı! Irkçılık!

Sokak hayvanlarına dönük nefret kampanyası son bir haftada yeni bir boyuta sıçradı. Keçiören’de bir çocuğun sokak köpekleri tarafından yaralanmasının ardından fatura sokak hayvanlarına kesildi.

Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı (COP28) bu yıl da daha başlamadan çöktü. Çökeceği bu yılın ilk haftalarında COP28’in başına, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) fosil yakıt şirketi Adnoc’un CEO’su Sultan El Cabir’in getirilmesinden belliydi. 

Doktor olduklarını söyleyen bir avuç aşırı sağcı, İstanbul Balat'taki Or-Ahayim Musevi Hastanesi yakınında antisemit eyleme başladı. İsrail'i protesto ettiklerini iddia eden ırkçıların amacı Filistin halkıyla dayanışmak değil, nefret dolu propagandaları ile hastaneyi ve Yahudi toplumunu hedef göstermek. 

SON SAYI