Hitler, Almanya şansölyesi olarak atanmasının üzerinden henüz bir ay geçmeden, yani Şubat 1933’te Nazi Partisi organlarının yani SS ve SA’ların yardımcı polis olarak görev yapması talimatını verdi. 6 gün sonra polise sınırsız tutuklama yetkisi verildi.
SOSYALİST İŞÇİ
Alex Callinicos: IMF başka bir krize benzemediğini söylüyor
Alex Callinicos - Ekonomi hakkında "uçurumdan yuvarlanmak" diye çok eski bir klişe söz vardır. Bu kez gerçekten tüm dünya ekonomileri için rahatlıkla kullanabilir. Geçen hafta ekonomik rakamları kısaca anlatan bir dizi grafik ortaya çıktı. Genellikle çok inişli-çıkışlı grafiklerden bahsediyoruz ama bu değerler yumuşatılarak, görünüm daha hafif gösterilebilir.
Otoriter dünyaya karşı gökyüzünün fethi: Paris Komünü
Dünyada otoriter eğilimlerin yükselmeye başlamasıyla beraber bu eğilimlere zemin hazırlayan müesses nizam temsilcileri paniğe kapılmaya başladı.
Gerçek demokrasi nedir? Bakınız: Paris Komünü
Temmuz 1870’de Bonaparte hanedanlığı Prusya’ya savaş ilan etti ve kısa sürede ağır bir yenilgi aldı. Yenilginin sonuçları Fransa için çok ağır oldu. Başta Paris olmak üzere bütün Fransa silahsızlandırılacak, kaleler Prusya askerlerinin kontrolüne geçecek ve Fransa 200 milyon savaş tazminatı ödeyecekti.
Sosyalist İşçi 655. sayı
Sosyalist İşçi gazetesinin yeni sayısında dünya, Türkiye ve sosyalizm hakkında birçok haber ile yorumlar yer alıyor.
AKP-MHP’yi durdurmak için antikapitalist sol
AKP ile MHP’nin ülkeyi yöneten yerli milli koalisyonu her alanda sorunlar yaratmaya devam ediyor. Ekonomide krizin olduğu, yoksulların çok zor koşullarda hayatlarına devam etmek zorunda oldukları sır değil. Dış politikada milliyetçi hamasetin sonuna gelindi, Suriye’den Libya’ya Türkiye devleti altemperyalist hevesleriyle zorladığı tüm kanalların tıkandığını görmeye başladı. İçeride baskılar, her tür demokratik muhalefetin sopayla susturulma girişimi, bunun yanında Bilim ve Sanat Vakfı’na kayyum atamaya kadar giden uygulamalar herkesin malumu.
Amazon kalacak Bolsonaro gidecek!
Nuran Yüce - Tüm canlı yaşamı için önemi tartışmasız olan Yağmur ormanları hem iklim krizinin tehdidi atlında hem de şirketler tarafından yok ediliyor. Bu iki tehdidin kaynağı kapitalizm. Piyasaların dostu, milliyetçi ekonomi savunucusu aşırı sağcı Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro ise tehdidi gerçek hale dönüştüren kişidir.
İklim krizini durdurmak için: tek yol devrim!
Şenol Karakaş - 20-27 Eylül’de iklimi, gezegeni, yoksulları, ekosistemi, yaşamı korumak için başlayan büyük ve yeni mücadele dalgasının yeni bir sıçrama noktası gerçekleşecek. Bu hareket yeni, genç ve çok kararlı. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de kolları sıvayan hareket çok genç. İlkokul, ortaöğretim öğrencileri kızgınlar. Hem bugünlerinin hem de geleceklerinin çalınmasına öfkeliler.
Kapitalizmin sonu
Volkan Akyıldırım - 21. yüzyılda eşitsizlik o kadar büyük ki kapitalistler kapitalizmin geleceğinden endişe duyuyor. 2019, IMF yöneticilerinin küresel ekonomideki yavaşlamayı ve ABD-Çin arasındaki ticaret savaşını işaret ederek, kapitalizmin küresel bir krize doğru gittiği uyarılarıyla başlamıştı. 28 Nisan - 1 Mayıs tarihlerinde Los Angeles'te toplanan Milken Enstitüsü'nün yıllık küresel konferasında konuşan kapitalistler, sistemin geleceği hakkında korkularını dile getirdi.
Irkçılıkla mücadele ertelenemez
Şenol Karakaş - Irkçılıkla mücadele bir çok açıdan önemli. 16 Mart’tan hemen önce Yeni Zelanda’daki ırkçı katliam bu önemi çok üzücü bir şekilde gösterdi. Otoriter popülist liderler, bir yandan demokratik hakları tırpanlarken öte yandan kendilerinden daha sağda konumlanan, faşist olduğunu gizlemeyen, açık bir şekilde ırkçılık ve göçmen düşmanlığı yapan siyasal güçlere de kapıyı aralıyorlar.
Seçim kutuplaşması bitti, sıra sınıf kutuplaşmasında
Faruk Sevim - Seçim döneminde ekonomi önemli bir gündem maddesiydi. Bir anlamda soğanın fiyatı seçimin sonucunu belirledi. Hükümeti “tanzim mağazaları” kurtaramadı, seçimi kaybeden hükümet, şimdi tanzimleri de hızla kaldırmaya başladı. Hükümet yöneticileri, “4,5 yıl seçim yok, artık ekonomide reform zamanı” sözleri ile topluma dayatacakları acı reçetelerin ilk işaretlerini verdiler.
Değişim rüzgarı esiyor: Duvar mı inşa edeceğiz, rüzgar değirmeni mi?
Ayşe Demirbilek - Seçimler biteli bir hafta oluyor ama adeta “ölüm gibi bir şey oldu ama kimse ölmedi” gerginliği sürüyor. Sandıklar, tutanaklar, burun farkı ile önde giden isimler, yeniden yeniden sayılan sandıklar gündemi ile bitmeyen kim nereyi aldı tartışması sürüp gidiyor. Sandıktan çıkan sonuç elbette sayılara indirgenemeyecek kadar önemli ve bir dönemeç olma şansına sahip bir değişim isteğini gösteriyor. Şüphesiz ki sonuç ne olursa olsun değişimin yerini bulup bulmayacağını ve ne yönde bir değişimin yaşanacağını yine mücadele belirliyor olacak.